24 Nisan 2024 Çar

AKKUŞ’TA NASIL BİR YATIRIM–2

organik Ordu-Akkuş gıda ürünleri’’ adı altında ilçemizin ismi markalaşacak ve duyulacaktır.

 

AKKUŞ’TA NASIL BİR YATIRIM–2

 
     Bu yazımızda da Akkuşta nasıl yatırımların olabileceği sorusuna reel cevaplar aramaya devam ediyoruz. Herkes şunu haklı olarak düşünür; yahu kriz ortamında zaten bir yatırımın yapılmadığı Akkuş’a kim yatırım yapar? Ancak unutmayalım ki kriz aynı zamanda bir fırsattır, hem krizin ilacı da akıllı yatırımlardır. Mesela inşaatın altın devrini yaşadığı iki-üç sene önce demirin tonu 2 bin lirayı geçmişken, şimdi bin liranın altına 800–900 liraya inmiştir. Daha birçok masraflarda önemli miktarda düşüşler vardır. Finans bakımından isteyen bir yatırımcı için çok sorun olduğunu düşünmüyorum, böyle zamanlarda yatırımcı para adres arar, çekindiği için altın ya da bankaya yönelir. Elbette birçok batan vardır, fakat batan yanında hayli batmayan da vardır, maliyetler de kriz nedeniyle düşmüştür. Şimdi bu içinde yapı(inşaat) gerektiren yatırımlar için bir fırsat değil midir?
 
   Öncelikli orta-büyük çaplı bir yatırım için Petrol Ofisi-Dinlenme Tesisini öne sürmüştük. Böyle içinde turizm de olan iki yönlü ya da sadece turizm olan yatırıma Akkuş’un ciddi ihtiyacı var. Akkuş turizm konusunda işlenmiş bir yer değil,  bunu biliyoruz. Mesela bir Tifi’miz vardır, şehir etrafında bazı yerler vardır, değerlendirilememiştir. Fakat yeri gelmişken şunu da hatırlatalım; bu tür yatırımlarda Akkuş’ta görünmeyen bir engel vardır: Herkes Akkuşumuza Turizm yatırımını çok istiyor, çok yakıştırıyor fakat iş arazi vermeye kiralamaya falan gelince bırakın yardımcı olmayı engel bile olunuyor. turizm konusunu başka bir yazıya havale edelim, zira uzun bir mevzu..
 
 Akkuş’ta yatırıma tarımla devam edecek olursak, bilindiği üzere ilaç ve gübre görmemiş topraklarımız var.Yahut göreni de öyle toprağı kirletmemiş..Fakat tabiî ki Akkuş bir ova değil, ancak yer yer verimli arazilerimiz var, %33 arazimizde ekim-dikim yapılır. Yetişen ürünlerimiz doğal olması hasebiyle tamamen organik tarım ürünleridir. Akkuş ‘ta pazara inen ve azda olsa ekonomik değer taşıyan ne ürünlerimiz vardır: Patates (beyaz ve sarı), fasulye, lahana, (mısır verimli ve yeterli değil) armut, elma, kuşburnu, kızılcık ve mantardır. Bu konuda ne yapılabilir:
 
   Bir defa geçmişten beri konuşulan ve patatesimizden nişasta üretecek bir tesis düşüncesi vardır, fakat fabrika gibi değil de ancak küçük çaplı bir tesis olarak düşünülebilir. Fabrika için Akkuşun taşıma maliyetleri yüksektir.(yıllık patates üretimi Akkuş için:19 bin ton)Ancak bu konuda sadece fikir söyleyebilirim, ne kadar reel bilemem, ancak şunu biliyorum, nişasta olarak ülkemizde Pazar uygundur. Fakat hakikaten lezzetli, doğal ve ilaç-gübre görmediği gibi egzoz dumanı bile görmemiş bu ürünler için bence en güzeli içinde mümkünse bir soğuk hava deposu ve ambalajlama-kutulama makineleri bulunan bir depo ya da tesistir. En azından bir depodur. Akkuş’a gönüllü hemşerilerimiz, tanıdığı gıda şirketlerini böyle bir yatırımı anlatabilir. Hatta beyaz patatesimizin işleneceği bir nişasta tesisi ile bir yaş-kuru gıda paketleme tesisi entegre olarak yapılabilir. Hatta bu işe kaymakamlarımız, belediye başkanlarımız, ilçe derneklerimiz de destek verse-sahip çıksa böyle bir yatırımcı aransa ve teşvik kapsamında Ordu ilimizin avantajları anlatılsa zannediyorum böyle bir yatırımcı bulunabilir. (Tabii teşvik bitiyor ancak yeni teşvik yasası yakında gelecek)Böylece ilçemizin o enfes beyaz patatesleri, fasulyeleri, lahanaları hatta azda olsa mısırları yaş olarak ambalajlanacak-organik ürün olduğu belirtilecek, sonra ormanlarımızın o güzel kirmit (aslı nefis tirmittir) ve diğer mantarları da organik mantar olarak gıda mühendisi denetimi ve gözetiminde ambalajlanacaktır. Sonra hakeza meyvelerimiz envai çeşitte armutlar ve seçilmiş elmalar, kızılcıklar (kiren) yine uygun şekliyle ambalajlanabileceği gibi tamamen doğal olan armut pekmezimiz de yine köylümüzden alınıp gerekli test ve tahlilden geçerek şişeleme v.s. şeklinde ambalajlanıp, dağıtımını ve pazarlamasını o gıda şirketi tarafından yapılarak ülke çapında market ve diğer satış noktalarında tüketicilerimizin beğenisine sunulacaktır.. Mantarımız da ayrı çeşitler olarak ya da karma ( kirmit, gelineli, sarı mantar) tuzlanmışı ambalajlanıp-satışa sunulur. Şahsen özellikle pekmezimizin iyi bir reklamla çok beğeni kazanacağını düşünüyorum. Fakat bunu yine tek başına bir iş olarak değil, belirttiğim gibi orta halli bir gıda şirketinin yan faaliyeti şeklinde ele almak lazım gerekir, zira bu da mevsimlik bir iş olacaktır, ancak çok faydalı olacaktır. Böylece hem köylümüz kazanacak, köylerimizde iyi bir gelir kaynağı oluşacak, önemli ölçüde olsa göç önlenecek, hatta yakınımızdaki Tekkiraz gibi yerlerin köyleri için bile faydası olacak, hem de ‘’ organik Ordu-Akkuş gıda ürünleri’’ adı altında ilçemizin ismi markalaşacak ve duyulacaktır.(Mevsimine göre Tekkiraz tarafından gelecek Trabzon hurması gibi ürünler de bu kapsamda başka isimle değerlendirilebilir)
 
   Akkuş’ta bir süt ürünleri tesisi-fabrikası gitmez. Rantabıl çalışamaz, reel değildir. Niçin? Akkuşumuzun köyleri dağınık ve birbirinden uzaktır. Diyelim ki böyle tesisi kurdunuz, peynir, yağ, yoğurt üretecek ve süt satacaksınız. Hergün taze sütü nasıl toplayacaksınız? Köylerimiz ovada değil ki, birbiri ardınca sıralanmış olsun, yolları düz olsun! Sonra yağmur var, kar var, çamur var, yollarımız bozuk, inanın mazotu karşılamaz. Sonra bizim köylerde inek sayısı az, hayvan cinslerimiz yeterince ıslah edilmedi, süt verimi düşük. Yine etrafımızda Korgan, Tekkiraz ve Aybastı da süt ürünleri tesisleri var, onlar varken pazar şansı daralıyor, zaten bir sürü ulusal marka var. Akkuş’un yol maliyetleri süt gibi fiyatına bakılan sektörde rekabet şansını düşürüyor. Hem bunu 9-10 sene önce kaymakamlarımızdan biri düşünmüş, çalışmış, denemiş ancak muvaffak olamamıştır. Taşlıderedeki TMO Depo binası onun için yapılmıştı.
 
   Fakat aynı şeyi bir et ürünleri tesisi için söyleyemem: Ben bunca göçe rağmen köylerimizde hayvancılık potansiyeli var diyorum. Yani küçük çapta bir et ürünleri tesisi gider diyorum. Zaten böyle bir tesis iki Akkuşlu Avrupalı gurbetçi tarafından kuruldu, resmi gazetede bile adı yayınlandı. Fakat sonrasını bilmiyorum, en son makineleri alınıyor, geliyor derken mevzu kapandı. Hatta o kişilerle üç sene önce görüşmüş, cesaret aşılamaya çalışmıştım. Onlar da bana Pazar araştırması yapmam konusunda yardım etmemi istemişlerdi. Hatta Başkan Lütfi Bey, Taşlıderedeki TMO binasını onlara tahsis edecekti, fakat bilmiyorum niye olmadı. Şöyle diyelim; sucuk-salam-sosis işleyeceksiniz, dondurulmuş kavurma v.s. yapacaksınız. Bakınız bu işlerin merkezi Kayseri, Afyon gibi yerlere gidiniz-olayı inceleyiniz, cesaret alınız. Akkuş’un hayvan varlığı yetmediği zaman çevreden tacirler hayvan da getirir, yeter ki talep olsun, bu iş süte benzemez, korkmayınız fakat kendi pazarınızı gıda dağıtım şirketleriyle anlaşıp, siz oluşturacaksınız. Böyle bir tesis 20-25 kişi çalıştırır, tabii bir atımlık topunuz olmayacak, bazı zorlukları göze alacaksınız. Böyle bir cesaretli fakat işin ehli bir yatırımcıyı Akkuş halkı olarak desteklemek başta kaymakam, belediye başkanı ve tarım, ziraat odası kuruluşları ve şu sitemiz olmak kaydıyla boynumuzun borcu olmalıdır. Bu yatırım da hayvancılığımızı doğrudan etkiler, zaten esas işi hayvancılık olan köylerimizi olumlu etkiler, faydalı olur, göçün önlenmesine direkt etki eder. Hem bizim hayvanlarımızın çayır hayvanı olması ve etlerinin yağsız, lezzetli olması da çok önemli bir avantajdır.
 
Bahadır KAYIM

Related Articles

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

1,465BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
18AboneAbone Ol

Çok Okunanlar