Kanayan Yaraya Bir Nebzecik Merhem Sürmek

452

Yaşar EFİLOĞLU’nun Kaleminden Birlik ve Beraberlik Çağrısı

KANAYAN YARA YA 

BİR NEBZECİK  MERHEM SÜRMEK

Saygıdeğer  hemşehrilerim !  İçinde  barındığımız toplum  kitlesinin  yaralarını  dilimin döndüğü  nispette daha önceki seri yazılarımda  dile getirmeye gayret ettim. Yapım  ve yaradılışım  itibariyle , çok açık, tabirim caiz  görülürse , düz bir insanım. Bu nedenle  meselelere bakışımda, hele iddialı olduğum konularda  ,oldukça düz dür. Diğer  yazılarımdan  rahatsızlık duyan   yani   sanki  hiç  benim anlatmaya çalıştığım   sorunlar  benim  memleketimin  insanında   yokmuş faraziyesiyle,  hareket  eden , kardeşlerimiz  oldu. Hatta  yazılarımı anlamaya gerek bile görmeden, eleştiri  yapanlardan , beni geleceğin  medyumu  diye  yorum yapanlara   bile rastlamak  mümkün oldu.

Sevgili  kardeşlerim !     AKKUŞ  ve AKKUŞLU    ekseninde  yazılarımı  şekillendirmeye  gayret ederken, ısrarla ,  şahsımı   dışarıda tutmaya çalışıyorum  ,bir kere baştan  bu bilinmeli, AKKUŞA  sevdam  sadece , sıla-mekan  bağlamında, yine  AKKUŞA  sevdam , çok sevdiğim  varlıklarımın  o  güzide  topraklarda  hayat bulması ve ebedi istirahatgahlarının   orada olması, yöremin insan  tahlilini  az –çok  bildiğime  inancımdan,  istersek  AKKUŞ’un  yetiştirdiği  insanların  üçte bir oranını  dahi  bu  davaya sahip çıkmaya   ikna edebilirsek,  bu  Dünyada  eşi  görülmemiş  bir başarıya  imza atacağımıza inancımdan  kaynaklanmaktadır. Tek hedefe  kilitlenerek, başarının  belirli sırlarını   sizlerin gözü önüne serip, memleketimize  sahip çıkılmasının  önünün açılmasıdır  amacım. Bu minval üzere  AKKUŞLU olarak  ecdadın çektiği  çileyi , yöremizde yaşam mücadelesi veren insanlar   çekmesinler  istiyorum. Bunun için  hizmetlerin gelmesini engelleyen  etmenleri  aradan çıkaralım,  diyorum, (BEN) -lik bitsin ,bitmeli  diyorum-(BİZ) başlasın  ,tüm hastalıklarımızın anası benlik  sevdasıdır. Diyorum.Bu  illetli   hastalıktan  sürekli bahisle  kurtulmamızın  mecburiyetini  izah etmeye   çalışıyorum.Yani   şahsım olarak, vefa  duygularımı  konuşturmaya çalışıyorum, yöremden çıkan  insanların dikkatini  AKKUŞA  ve AKKUŞLU  nun istikbaline   çevirmenin yollarını arıyorum ki,   bir hareket olsun, bir bereket olsun. AKKUŞ  TÜRKİYE nin dışında bir  coğrafya  olmadığını  herkes, görsün –herkes bilsin- Tüm insanlık  bu  yöreden  haberdar olsun, Türkiyenin  diğer   noktalarına   DEVLETİMİZİN   uzanan  merhametli  eli  artık İlçemize de  uzansın istiyorum.30-40 yıl  öncesinin   orman için açılan yollarından  kurtulunsun, adam gibi ciddi  plan-projelerle   köylerimizin yolları  birbirlerine  bağlansın-  ilçeye ve yakın ilçelere bağlansın- insanlarımızın geçim kaynakları  gözden geçirilsin-mevcut  imkanlarla,mevcut konjöktürde ne mümkünse  bu yapılsın.Bunun için en etkili –en yetkili  yerel ve genel    Devlet birimlerimiz   seferber edilsin istiyoruz. Başkacada hiçbir amacımız  yoktur.

Sevgili  kardeşlerim!  Bilmem  meramımı  izah edebildim mi? AKKUŞ   tarihinde  ilk defa  M.V. çıkardı. Bu  AKKUŞ  için   , beklide ilk ve son şans  olmayacağını  nasıl garanti edebiliriz ?Yine  AKKUŞU  seven  ,AKKUŞLUYU  seven  Türkiye nin idaresinin  başında  AKKUŞLULARIN   abisi   Sayın   Genel  Sekreterimiz  İdris Naim  ŞAHİN  bey var. Yine  AKKUŞU  seven  iki tane  ORDULU Bakanlarımız  Kültür ve turizm Bakanımız  Sayın  Ertuğrul GÜNAY   bey — Enerji ve Tabii kaynaklar  Bakanımız  Sayın  DR. M.Hilmi  GÜLER   beyler  var . Bunlar  AKKUŞ  için   biçilmiş kaftan, bulunmaz nimet, belki  tarihimizde son yakalayacağımız  şans  diye düşünerek  bu  paha biçilmez nimetlerden istifade etmek  zorundayız. İşte bunun  için  düşününüz  ki, cennet nimetleriyle donatılmışsınız ama hiç birisinden istifade edemiyorsunuz  . Böyle bir manzaraya düşmemeliyiz  ,elimizdeki nimetlerin  kıymetini bilip, onlardan  yöremizi istifade ettirmeliyiz.Buna   kim  sebep olursa  ALLAH kendisinden razı olsun der,  minnettar oluruz. Kim  gelecek hizmetlere Dünya  metaı- şahsi  ihtirasları  ,bencillik  sevdaları  nedeniyle  engel olursa,  ruzi mahşerde  yöre insanının  eli o şahsın yada şahısların  yakasında olacaktır.Çünkü ızdırabı  çeken   yöre insanımızdır. Herkes  herkesten birgün  hakkını alacaktır. İşte  kanayan yaramız  budur. İşte  hastalığımız budur.Hizmeti    getiren  kanlı düşmanımız da olsa, aslolan hizmetin gelmesidir, kimin getirmesi  önemli değildir. Bu    kim olursa olur , severiz-sevmeyiz-bizlerinde yapmaya çalıştığı  şey,  yöremiz insanlarının   dikkatlerini  bu hedefe kilitlemektir.

Sevgili kardeşlerim !Tek  hedefe kilitlenelim-kayıkçı kavgalarını bir kenara atalım-kendimizi basit duruma düşürmeyelim-elimizdeki imkanlardan  -insanlardan istifade edelim-göreceksiniz ki kazanan AKKUŞ ve AKKUŞLU olacaktır.Şahıs ekseninden   davamızı  memleket eksenine kaydırmalıyız.AKKUŞ eksenine  çekmeliyiz.Yetişmiş insanlarıyla-bürokrasideki  insanlarıyla-siyasetteki  insanlarıyla –hedef AKKUŞ ve AKKUŞLU  olursa,ve önümüze  gelen  iktidar nimetinden istifade etmeyi becerebilirsek, önümüz – günümüz-geleceğimiz-AKKUŞUMUZ-AKKUŞLUMUZ mutlu olacaktır.Hepimiz mutlu olacağız.Sivil Toplum kuruluşlarımız-Devlet dairelerimiz  el ele gönül gönüle  -vererek, 34 köyümüz-64 muhtarlığımız-5 beldemiz- 1 ilçemiz  kısacası 50.000 civarı  yörede yaşayan nüfusum uz kurtulacaktır.Hepimiz istisnasız bu hedefe kilitlenmeliyiz. Diyor, saygılar sunuyorum .birdahaki yazımızda buluşmak dileğiyle  her şey gönlünüzce olsun diyorum. 26 Mayıs 2008