30 Nisan 2024 Sal

GÜNDEM: Kıbrıs’ta Kuran Kursu baskını-Referandum ve CHP

İnsan tabiatı gereği olarak, olayları değerlendirmek-bir mana vermek istiyor; neler oluyor, nereye gidiyoruz, bu nedir?..

 

 

 

GÜNDEM: Kıbrıs’ta Kuran Kursu baskını

 

Referandum

 

ve

 

CHP

 

       Türkiye ve dünya gündemi o kadar hızlı değişiyor ki yetişebilmek ne mümkün! İnsan tabiatı gereği olarak, olayları değerlendirmek-bir mana vermek istiyor; neler oluyor, nereye gidiyoruz, bu nedir?..

 

       Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası yönetimi ve üyelerinden bir grup, adına ÖĞRETMEN denilen bizim mesleğin yüzkarası insanlar, Kıbrıs’ta yaz Kuran kursunu basmışlar, polisi getirip arama yaptırmışlar, sonra sendika başkanı ….. zafer kazanmış Romalı general edasıyla açıklama yaparak: Kıbrıs’ta asla yaz Kuran kurslarına izin vermeyeceklerini söylemişler. Buna sebep olarak da mevcut Din KÜLTÜRÜ dersinin, Din eğitimi için yeterli olduğunu söylemişler.(Bu satırlar yazıldığı sırada baskınlar artmış, Öğretmen ve insan kılıklı bu magandalar gittikçe azmış, kapıyı-bacayı kırarak, kurslara girmekte-KKTC Devleti de bu olaylara seyirci kalmaktadır.)  Devletin izin verdiği ve camide olmaması için okullarda verilmesini istediği kurslara sahip çıkmaması-korumaması ayrı bir garabettir.

 

      Sendika başkan yardımcısı yani 2 numaralı Kişide yaptığı açıklamada; ‘’Kuranı Arapça öğrenmenin bir Arap emperyalizmine yol açtığını (Arap emperyalizmi mi?-Breh breh breh) ve sadece Kuran kurslarına karşı olmadıklarını, Rum kesimine geçtiklerinde de onlarca kilise gördüklerini söyleyerek; ne bu kardeşim her sokak başında kilise?’’ demişlerdir. Velilerin bu baskın üzerine çocuklarına Türkiye’de Kuran kursuna göndererek-din eğitimi almalarını sağlamak istemeleri ve iki uçak ayarlayıp, 500 çocuğu Türkiye’ye göndermek istemeleri üzerine ^ Havaalanına kadar gidip-uçaklara ve Türkiye’ye göndermelerine engel olacaklarını^ belirtmişlerdir.(Engel olamadılar 140 öğrenci gelmiş bulunuyor)

                             

      Gâvurdan gâvur olmak diye herhalde işte buna denir, vatandaşın Din ve vicdan özgürlüğüne nasıl karışabilirsin? Hem senin şu açıklamaların senin kurslarla değil, DİN ile SORUNUN olduğunu gösteriyor. Senin dinden uzak yâda dinsiz olmana kim karışıyor? (Hoş sorsak adı Ali, Veli olan bu adamlar Aziz Nesin gibi biz dinsiziz deme cesareti gösteremezler, bizde elhamdülillah müslümanız canım, derler!)Bir öğretmen öğrencisinin Kuran kursunu nasıl basabilir? Yarın o çocuğun yüzüne nasıl bakacaksın? Hem o çocuğun o hayvanca kapıyı bacayı kırarak-baskın yapma-bağırma çağırma-tartaklama sonrası psikolojisini bir düşünsenize!..Ha o zaman istiyorsun ki Okullardaki içi bomboş Din KÜLTÜRÜ, yemek KÜLTÜRÜ gibi isminde bile meymenet olmayan dersle çocuklar iktifa etsin, bomboş yetişsin, ne Din ne diyanet öğrensin! Zaten yeterli olsa veli çocuğunu oraya yollar mı?

 

  Hem bu kurslar resmi kurslar, bunları falan tarikat filan cemaat vermiyor ki?Hem isterse verir, bugün gençlik spor müdürlüğünün spor kursuna da çocuk yollayan var, kulüplere de..Yeter ki denetlensinler!Zararlı olan varsa izin verilmesin.Demek ki 1878’den 1959’a kadar ki İngiliz döneminde ada halkı İslam’dan ve milli değerlerden gerçekten uzak yetişmiş, elbette halen-muhafazakar insanlar var ama azınlığa düşmüşler..Demek  ki bu ağalar da inançsız, dinsiz bir nesil yetişse hiç de rahatsız değiller! Yazık çok yazık, fakat biliyorum ki adaya Türkiye’den gidenlerden dertli insanlar bu işe sahip çıkacaktır ve Allahın nuru bu ifritten ağızlarla sönmeyecektir!

 

 Bu sendika başkanı Adnanların yüzkarası beyefendiye bu adayı Sokullu Mehmet Paşanın sadrazamlığında, Lala Mustafa Paşa’nın komutasında ve Piyale Paşa idaresinde donanmanın 69 günde nice şehitle fethedildiğini(sene 1571) ve adaya Osmanlı askerinin Allahuekber nidalarıyla ayak bastığını ve feth-i mübini takiben adanın Camii-Medrese-Han-Hamamlarla bir İslam beldesi haline getirildiğini hatırlatmak isterim. Ve yine derim ki acaba bu şehitler-bu merhum ol gaziler dirilse senin yüzüne tükürmezler mi? Yazıklar olsun demezler mi? Bugün Yunanistan da bile Müslüman Türklerin dinini öğrenmelerine-Kuran kurslarına karışılmıyorken bu adamlar (güya Türk ama Rum desem Rum’a hakaret olur, Rum bu kadar gavur değil!)niye milletin işine karışır?

 

 Bu arada vaka üzerine bizim Türkçü gazetelerin ki en önemlisi iki tanedir, sitelerine bir göz attım; hayret, tık yok! Yani Kıbrıs’ta böyle bir olay olmuş, Kıbrıs çalkalanıyor, sivil toplumdan tepki yağıyor, iki gazete haber bile etmemiş! Her Allahın günü hükümetin en ufak yanlışını gözden kaçırmayan, her gün yerden yere vuran bu iki gazete böyle önemli ayrıntıyı nasıl kaçırmış! Hayret ki hayret! Haa pardon onlar Türk yaa, hem Kıbrıs Türkü incitmemek lazım canım, zira onlar Türk vatanının savunması için çok ehemmiyetli stratejik bir yerde oturuyorlar, ne yapsalar yeridir mi diye düşünüyorlar acaba?

  

Ve mahkeme kararını açıkladı: Referandumu kabul etti ancak kendisiyle ilgili bazı maddelerde değişiklik yaptı. Yani yasayı sanki kendisi yasama organı gibiymiş gibi işin esasına girerek değiştirdi. Yaninin yanisi halen esas güç biziz, son sözü biz söyleriz dedi. Ancak referandumu da iptal edemedi, çünkü 2007 Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi Hukukçu Üstad Sabih abinin 367 şartı, o sıralar anketlerde %28 oyu gözüken AKP’yi Temmuzda %47 ile iktidara taşımıştı, böyle bir erken seçim kararı ve sonucundan çekinildi diyebiliriz. Mahkeme başkanı alenen, bakanların gözlerinin içi gülüyordu şeklinde konuşuyor.Hiç alışkın olmadığımız biçimde, yüksek mahkeme reisleri-vekilleri siyasi taraflarını belli ediyor-kararla ilgili siyasi konuşuyorlar, tarafsızlıklarını çiğniyorlar.Eğer sayın yargıçlar 1982 darbe anayasasından memnunsalar diyeceğimiz hiçbir şey yok!..

 

 Fakat artık böyle yamayla anayasa yürümez. Bu ükeye SİVİL bir ANAYASA lazımdır.2006’da olduğu gibi 6-7 liberal hukukçuya anayasa hazırlatırsanız bu AKP Anayasası olur, tıpkı şu an ki suçladığımız  asker anayasası gibi..Fakat bunun için bütün sivil toplum kuruluşlarının önde gelenleri-iktidar-mecliste grubu bulunan ve son seçimde en az %2 dahi olsa oy almış partilerden kişilerin bulunduğu ve işinin ehli hukukçulardan mürekkep heyet iktidar başkanlığında bir araya gelecek ve uzun süren toplantılar sonucu Türkünde, Kürtünde, solunda, ülkücünde, dindarında itiraz etmeyeceği bir anayasayı isterse 100 günde olsun taslak olarak hazırlayıp-referanduma (halkoylaması) sunacaklardır. Anayasa böyle hazırlanır.

 

   Bu arada milletle hangi kurum olursa olsun inatlaşmaması lazım! Lütfen artık şu ülkeye demokrasi yerleşsin! Milletin temsilcisi Büyük Millet Meclisidir! Seninde benimde hoşuma gitmese kararına saygılı olalım. Bir karar aldığı zaman filan parti yüksek mahkemeler görüş olarak bana yakın deyip, oraya koşmaması lazım. Bu meclis İstiklal harbi yıllarında (Kurtuluş savaşı) bile çalışmıştır. Mustafa Kemal Paşayı bazen yerden yere vurmuş fakat günü gelmiş ona Sakarya savaşı öncesi Meclisin bütün yetkilerini bir yıl süreyle vermiştir. Yani demokrasi dışı bir hakkı da yine meclis vermiştir. Meclisi hiçe indirmemesi, muhalefet az diye lojistik destek olmaması lazım.

                                                                               

  Yine 1987 referandumunu hatırlayınız; Özal siyasi yasağı biten eski siyasetçiler Demirel, Ecevit, Erbakan, Türkeş için siyasi yasağın devam edip-etmemesi üzerine referandum yaptırmış ve %51 ile kıl payı yasak kalksın kararı çıkmıştı. Sonunda ben şahsen bu karardan sonradan memnun olmadım amma saygı duymak lazımdı. Ve hepside tekrar görev yaptılar, bazısı da Demirel gibi demagoji (lâfazanlık) yaparak ama hiçbir şey yapmayarak ülkenin içine ettiler.(Hatırlayınız: Bana 500 gün verin!)

 

  Şimdi medyanın gözdesi olan ve hakikaten CHP genel başkanı olduktan sonra partiye hava veren Kemal Kılıçdaroğlu solu epey toparladı. Fakat başkanı değişen CHP, parti olarak değişmiş midir, kuşkuluyum. Ancak CHP bu ülkede iktidar olmak istiyorsa üç konuda halkı ikna etmesi lazımdır:

 

           1-Ergenekon derin devlet yapılanması-derin çetesine parti yönetimi ve teşkilatlarıyla samimi olarak karşı olmak, hâlihazırdaki davaya devam etmek.

 

            2-İktidara geldiklerinde dindar insanlara-başörtülü öğrenci ve memurlara baskı yapmayacaklarına, dindar ama işinin ehli yöneticileri görevden alıp-sürmek gibi işlere girmeyeceklerine hatta mümkünse başörtüsü yasağını kaldıracaklarına

 

            3-Ekonomi konusunda mevcut iktidardan daha iyi bir icraat yapacaklarına-dar gelirli kesimin, emeklinin problemini çözeceklerine, işsizliği azaltacak yeni-güzel projeleri olduğuna ve buna ek olarak Kürt deyin Güneydoğu deyin problemi için (Terör problemi ayrı) madem AKP gibi değil amma başka türlü çözüme yönelik projeleri olduğuna Halkı inandırmak.(Yoksa Güneydoğudan oy alamayacak)

 

 (Alevi açılımı yapmasına gerek yok, -tabiikii var aslında-çünkü Alevi kökenli insanlarımız Dersim şokunu atlattılar, kendilerine hiçbir çözüm önerisi getirmemiş ve getirmeyecek olmasına karşın tahminim AKP korkusundan dolayı %70’i yine CHP’ye oy vereceklerdir.(%20 DTP,%10 AKP’ye verir.)

 

Bu üç konuda samimi olan-yanlışlarının farkına varmış ve halkı inandıran, statükoyu değil-değişimi savunan, Demokrasiye inanmış, devletin-sistemin değil adı gibi halkın partisi olmuş, seçkinler kadar milletin partisi olmuş bir CHP gerçekten alternatif olmuştur ve ilk seçimde tek başına iktidar olması kuvvetle muhtemeldir.

Bahadır KAYIM

Related Articles

2 YORUMLAR

  1. değerli hocam çok güzel bir yazı eğer kıbrıstaki kuran kursu baskını doğruysa yazık çok yazık böyle diktalık olmaz kabul edilemez buna kktc hükümeti bir çözüm bulacaktır enazından bulmasını ümit ediyorum.
    referandum evet halkın iradesi önemli bu ülkeye bir anayasa şart ama anayasa nasıl yazılır sizde çok güzel analiz etmişsiniz birkaç kişinin yazdığı anayasa bize çözüm getirmediği gibi birde ayrışma doğurur ki bu oylayacağımız anayasada bunun bir göstergesi askeri anayasa değişsin derken tam mutabakat sağlanmayan bu anayasada benim kanımca akparti anayasası olur yeni maddeleri gördüm okudum halka hemen hemen hiç birşey vermiyor işciye kazan getirmiyor memura toplu sözleşme hakkı veriyor anlaşamazsak grev yok diyor ozaman masaya otururuz toplu sözleşmeyi benim dediğim şekilde imzalarız toplu görüşmü olur toplu sözleşmemi olur yoksa toplu bir sohbet edip çay partisimi olur bilemem.
    chp evet chp biraz imajını yeniledi bir kıpırtı var bir ışık var fakat daha önceki yazılarımın birindede yazmıştım cumhuriyet halk partisinin elinde sadece cumhuriyet kaldı halkı kaybetti demiştim evet kaybettiği halkı bulursa bir umut iktidar olur sizde güzel bir analizle bunu açıklamışsınız sayın kılıçdaroğlu da bunun farkında kaybettikleri halkı bulmaya çalışıyor güzel gelişme.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

1,465BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
18AboneAbone Ol

Çok Okunanlar