Sitemiz Köşe Yazarı Bahadır KAYIM’ın İlk Köşe Yazısı
FUTBOL ASLA
SADECE FUTBOL DEĞİLDİR!
Sonunda bizde Site Ailesine katıldık, zaten arada şundan bundan bahsediyorduk, yani yine burayı kabul etmiş, okuyan-yazan her Akkuşlu gibi işin işindeydik, şimdi daha düzenli yazacağız, fark bu. Güçlü yazılarıyla diye iltifat etmişler, eksik olmasınlar da biz daha bu işlerin başındayız, Ustalarımıza ayıp olur..
Bu sıralar, Milli Futbol Takımımız fırtına gibi ..Ülkede gündem şimdi bu..Siyasiler kılıçlarını kınına soktu, atışmalar, sataşmalar bir-iki gün ertelendi, sağ olsun İmamlarımızın bazıları Camiilerde Milli Takım için dua ediyorlar, Millet yada kimine göre Ulus heyecanla bekliyor, destek tam! O halde başka neden bahsedilir!
Batılı bir yazarın ünlü bir kitabı vardı: ’Futbol sadece Futbol değildir!’ Bunun ne kadar doğru bir söz olduğunu yaklaşık 25 yıllık bir Futbol izleyicisi, birazda oynayıcısı olarak tasdik ediyorum evet Futbol asla sadece Futbol değildir! Futbol üzerinden Siyasetler yapılmıştır, herkes bilir eski İspanya Diktatörü Franco ‘Futbol Fiesta’ diye, İspanyol Milletini 25 sene Ülke meselelerine kafa yormaktan yani kendisine engel olmaktan uzak eylemiştir. Ünlü Bornebau ve Neu Camp Stadları bu dönemde yapılmıştır. 1985-1989 arası Fırtına gibi esen Fenerin belalısı Samsunspor, Menteşeoğlunun başkanlığında fırtına gibi esiyor, Tanju’lu, Savaş’lı, Fatih,’li kadrosu ile Şampiyonluğa çok yaklaşıyorken, Özal döneminin meşhur Hayali İhracatçı listesine giren, Hasbi Menteşeoğlu, Ligin sonuna 7 hafta kala Tanju ve Savaş’ı, zamanın ANAP’lı GS Kulübü Balkanı Ali Tanrıyara vererek, kendini kurtarmaya çalışıyor, fakat ne kendi kurtuluyor, nede Favori Samsun Şampiyon oluyordu. Kurnaz Siyasilerimiz geçmişte özellikle Koalisyonlu 90’lı yıllarda yapacakları zamları hep Avrupa ve Milli Maçların sonuna saklıyor, hele Zafer elde edilen gece sonrası gündüz Zamları kimsenin ruhu duymuyordu. Özellikle büyük Kulüplere Başkan olanlar buradan eğer tutarsa reklam ve çıkar hesabı yaparlar. Mesela Trabzonspor’a başkanlık yapmış Mehmet Ali Yılmaz ve Faruk Özak buradan Kamuoyunca tanınarak Bakan olmuşlardır. Devletlerarası ilişkilerde Futbol önemlidir, Ülkenin tanınması, Turizmi, Şehrin tanıtımı, Ekonomisi için müthiş önem arz eder. Mesela bir TS, Trabzon şehrinin markasıdır, yoksa küçük bir Trabzon şehrini kim bu kadar tanıyacaktı. İşte şimdi Milli Takımın başarısı bize Avrupa’da birçok konudaki bakışı değiştirmektedir. Yani Futbol sadece Futbol değildir!
Çocukluğumuzda Akkuş’ta Plastik topla ( esas Futbol topu akkuşta 2-3 taneydi, oda Okul Takımlarındaydı) başlayan, özellikle o 1-2 metrelik kışlarda, Mahalle maçlarında(Taşlıdere tarafı-Ptt muhiti) süren Futbol aşkımız 25 yılda bize çok şeyler gösterdi, Akkuşun dışına çıktığımız Yatılı okuduğumuz Lisede ilk defa gerçek Futbol topuna vurmanın zevkini hissettik. Üniversite yıllarımızda başarısız 2 yıllık Amatör takım maceramız(tabii toyluğumuzdandı, 17 yaşındaydık tecrübesizidik), bizi Futboldan yine soğutmadı. Nice Stadda nice maçlar izledik, (İzlediğim İlk maç 1989’da Ünyespor-Yalovaspor maçıydı, sonra İstanbul’da, Ankara’da, Balıkesir’de, Samsun’da, Diyarbakır’da..) Çocukken hayal edemeyeceğimiz nice Ünlüleri gördük, tanışdık. Oğuzları, Ünalları, Aykutları, Hagileri, Ortegaları, Şotaları, Hamileri, Atom Karınca Rızaları izledik, derken kısacası Futbolun tadını aldık ama şu bizim Futbol seyircimize akıl-sır erdiremedik!
Anladık ki, bizde Futbolcuda seyircisi de hele Stad seyircisi ekseriyatla Kültür düzeyi düşük İnsanlardır, Maalesef böyledir. Benim Stada gidesim gelmiyor, bir küfür bir küfür, durmaksızın maç sonuna kadar! Nasıl insanlar böyle iğrenç olur, anlayamazsınız. Sorsanız bahane çoktur, ’yok böyle deşarj oluyoruz filan..’Maçlar deşarj olma yeri tamam ama aşağılık insanlar olma yerimidir? Seviyeyi düşürme yerimidir? Niye Avrupalılar Aileleriyle maça geliyor, adam gibi tezahuratla, marşlarla olay olmadan maçtan çekip-gidiyorlar? Bunları Siyasiler, Kulüp yöneticileri, Eğitimciler, Emniyetçiler, Futbolcular, Seyirciler bir düşünse! Avrupalılar maçtan sonra Silah atıyorlar mı? Ya da Avrupa’da Emniyet-Polis müsaade ediyor mu? Bir maç bir cana değmez! Lütfen İnsanlarımız kadar Emniyette dikkatli olsun, mesela Maç sırasında Sokaklarda ekiplerce dolaşılsa, ’Silah atışı yasaktır, atanlar hakkında şu kadar ceza vardır, diye anons yapılsın, Maçtan önceki Haber yayınlarında bu kişilere müdahale edileceği söylense, gerekirse Askerde işin içine sokulsa, bakınız silahlı atışlar en az yarı yarıya düşmüyor mu?
Bu arada tabii Milli Zaferlerimiz sürüyor, hiç yenemediğimiz Çekleri, Hırvatları bunca eksiğe karşın bir bir düşürüyoruz. Sıra Almanlarda, bunu da geçeriz diyeceği ama eksikler çok. Zaten biz Alman korkusunu, Almanya’yı 10 Yıl önce Bursa’da Hakan Şükür’ün golüyle yenerek atmıştık. Hayırlısı..Fakat dikkat ediyorum, Futbolcuların maçlardan sonra ‘Allaha şükür, Allahın yardımı ve Milletimizin Duasıyla..’diye başlayan sözleri birilerini fena halde rahatsız etmiş. Geçende Kazım Kanat bir Kanal’da maç sonrası konuşurken, ’maçı kazanmayı hurafelere bağlamayın’ gibi Hakaret vari cümleler kullanıyordu. Yazık ne diyelim! Maçta adamlar daha fazla pozisyona giriyor, direkten topları dönüyor, 119’da gol yiyorsun, 120’de gol atıyorsun, şimdi ben de şansa inanmam fakat burada Allahın bir yardımı yok mudur, binlerce İnsanın duasının etkisi yok mu?
Sonuç ne olursa olsun, sevinmesini bilelim, aklımıza nasıl geldiyse değil, nasıl adam gibi sövmeden-dövmeden, can yakmadan sevinilir, öyle yapalım! Yenilir sekte öfkemize sahip çıkalım! Bakınız maçtan önce onca uyarı yapıldı, yinede 7 kişi yaralanmış, biri ağır! Allah şifalar versin. Yazık değil mi? Bir zafer, bir Galibiyet; bir Can’a, Sağlığa değmez!
Unutmayın, Futbol sadece Futbol değildir, Dünya ve Avrupa Maçtan sonrada bizi izleyecektir! Medeniyet maçında da notumuzu verecektir!
Bahadır KAYIM
Akkuş İnternet Sitesi
Köşe Yazarı
TEBRİK EDERİM….