20 Nisan 2024 Cts

ALLAH BÜTÜN GÜNAHLARI BAĞIŞLAYANDIR

Şeytanın insanları kandırırken izlediği yöntemlerden birisi de, yaptığı yanlışlardan dolayı insanı karamsarlığa düşürmesidir.

Şeytanın insanları kandırırken izlediği yöntemlerden birisi de, yaptığı yanlışlardan dolayı insanı karamsarlığa düşürmesidir. Allah’ın kendisini bu yüzden affetmeyeceğine ve sonsuz hayatı boyunca cehenneme atılacağına inandırmaya çalışır. Bu şeytanın bir oyunudur. Böylece insanları iman etmenin çok zor olduğunu ispatlamaya çalışır. Fakat insanların böyle düşüncelere kapılması Kuran’da yasaklanmıştır. Bunun gibi düşünceler tamamıyla bir kuruntudan ibarettir. Çünkü Rabbimiz, kalpten tevbe edenleri bağışlayacağını Kuran’da bildirmiştir. Bu nedenle Allah’ın merhametine ve bağışlayıcılığına sığınmak için hiçbir zaman geç değildir. Kuran’da şöyle buyrulmaktadır:

 "… Ey kendi aleyhlerinde olmak üzere ölçüyü taşıran kullarım. Allah'ın rahmetinden umut kesmeyin. Şüphesiz Allah, bütün günahları bağışlar. Çünkü O, bağışlayandır, esirgeyendir." (Zümer Suresi, 53)

 Yüce Allah, sonsuz güç ve iktidar sahibidir. Ve bütün alemi bir kader üzerine yaratmıştır. Dolayısıyla yaratılan her şey ve herkes kaderinin dışında hiçbir şey yapamaz. Doğru olsun, yanlış olsun insanların yaptığı her şey kaderin içindedir.

 Peygamber Efendimiz (sav) şöyle buyurmuştur:

 "Bir nefse takdir edilmiş şey mutlaka olur." (Kütüb-i Sitte, Muhtasarı Tercüme ve Şerhi, Prof. Dr. İbrahim Canan, 16. cilt, Akçağ Yayınları, Ankara, 1992, s. 499)

 Dolayısıyla insanların bunun bilincinde olarak yaşadıkları olumsuz olayların da Allah tarafından kontrol altında tutulduğu unutmamalıdır. Mesela bir insan yaşamı boyunca kazandığı her şeyini kaybedebilir veya çok fazla çalıştığı sınavdan istediği gibi bir sonuç alamayabilir. İnsanoğlunun başına yaşamı boyunca bunlar gibi birçok olay gelebilir. Fakat insan asla umudunu ve Allah’a olan inancını kaybetmemelidir. Çünkü insan bir dakika sonra ne yaşayacağı tahmin edebilir ama asla kesin olarak bilemez. İnsanın her saniye neler yaşayacağı daha kendisi dünyaya gelmeden önce belirlenmiş bir kader içerisindedir ve Allah katında saklanmaktadır. Zamanı geldiğinde hepsini eksiksiz olarak yaşayacaktır.

 

"De ki: "Allah'ın bizim için yazdıkları dışında, bize kesinlikle hiçbir şey isabet etmez. O bizim mevlamızdır. Ve mü'minler yalnızca Allah'a tevekkül etmelidirler." (Tevbe Suresi, 51)

Müminler her zaman Allah’ın yardımından ümidini kesmeyen kimselerdir. Çünkü Allah’ın "…Allah'ın rahmetinden umut kesmeyin. Çünkü kâfirler topluluğundan başkası Allah'ın rahmetinden umut kesmez." (Yusuf Suresi, 87) ayetini bilirler. Umutsuzluk ve karamsarlık onların asla kapılmayacağı bir ruh halidir. Müminler için olumsuz olan hiçbir durum yoktur. İlk anda olumsuz gibi görünen durumlarda dahi onlar binlerce hayır ve hikmet olduğunu bilirler.

 "…Olur ki hoşunuza gitmeyen bir şey, sizin için hayırlıdır ve olur ki, sevdiğiniz şey de sizin için bir şerdir. Allah bilir de siz bilmezsiniz." (Bakara Suresi, 216)

 Dünyada Allah’ın rahmetini ve hoşnutluğunu kazanabilmek için yaşayan bir mümin, kendini Kuran’da emredilen ahlaka göre eğitir. Allah’ı dost ve veli edinir. Böylece yaşamındaki her şeyin binlerce hayır ve hikmetle yaratıldığının bilincinde yaşar. Hayatı huzur ve mutluluk içinde geçer. Allah’tan asla umut kesmez.

 "Dediler ki: "Seni gerçekle müjdeledik; öyleyse umut kesenlerden olma." (Hicr Suresi, 55)

 "Mümin kişinin durumu ne kadar şaşırtıcıdır! Zira her işi onun için bir hayırdır. Bu durum sadece mümine hastır, başkasına değil: Ona memnun olacağı birsey gelse şükreder, bu ise hayırdır: bir zarar gelse sabreder bu da hayırdır." (Suheyb Ibnu Sinan r.a. kutub-ı sıtte, 2. Cilt , Sf. 208)

Mine ÇAKIR

Related Articles

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

1,465BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
18AboneAbone Ol

Çok Okunanlar