Akkuş gurbette de güzelmiş meğer.
AKKUŞLU BÜROKRATLAR
Malum olduğu üzere her okul mezuniyet töreni yapmaya başladı. Bu önceleri üniversitelerde olurdu. Daha sonra bazı liseler de böyle faaliyetlere kalkıştı. Televizyonlar da bunları göstermeye başlayınca ülke çapına yayıldı.
Artık mezuniyet törenleri sadece üniversitelerde olmuyor. Lise, ortaokul, ilkokul derken sıra anaokuluna kadar geldi.
Konumuz bunlar değil. Bunlar ayrı meseleler.
Bizim çocuk üniversiteyi bitirdiğini bize haber edince mezuniyet tören gününü de bildirmeyi ihmal etmedi. Ee ne olacak! Apar topar Ankara’nın yolunu tuttuk. Gerekli işlemlerden sonra bazı tanıdıklarımıza geldiğimizi bildirdik.
Yaklaşık 12 sene önce ayrıldığımız Akkuşlu bir dostumuza telefon edince o önce beni her zamanki gibi aradığımı sandı. Ancak Ankara’da olduğumu söyleyince hemen yerimi öğrendi ve beni almaya geldi. Biz de hanımla birlikte onunla gittik. Ne demişler “misafir ev sahibine tabiidir.”
Akkuşlu dostumla Ünye İlçe Tarım müdürü iken tanışmıştım. Bir çocuğu da benim öğrencimdi. Aradan geçen yıllar sonra üniversiteyi bitirmiş olan öğrencimle de karşılaşacaktım. Ve karşılaştık.
Bizi Atatürk Orman Çiftliğine ait lojmanına götürdü. Ünye’de ki başarılı çalışmaların bazılarını lojmanın bahçesinde de uygulamıştı. Bu arada iki aile arasında tanışmayanlar da tanıştı.
Ülkenin başkentinde bol bol Akkuş’tan bahsettik. O baba ocağının ben de görev yaptığım yerin özlemini içimizde yaşıyorduk. Sohbetimizin ana konusu Akkuş’tu. Her ne kadar ülke ve başkent ile bazı konuşmalarımız olduysa da bu sayfanın konusu olmadığından oraları geçiyoruz.
Halis Türkoğlu dostumla vaktimizin el verdiği ölçüde sohbet ettik. Ankara Atatürk Orman Çiftliği’nde müdür yardımcılığı görevini başarıyla sürdürdüğünden eminiz. Akkuşlu hemşehrilerimzi bazı görevlerde görmekten memnuniyet duyarız. Sizce de öyle değil mi?
Her güzel şey gibi bu sohbette sona erdi. Yıllar sonra bir dostumla tekrar karşılaşmak ve öğrencimi üniversite bitirip görevde görmek beni çok mutlu etti.
Bu arada Ankara’ya gelip site yöneticimiz İhsan Çam’a haber vermeden geri dönmemizi vefasızlık addetmesin. Vaktimiz bu kadardı. Kendisine buradan selamlarımızı iletiyoruz.
Akkuş gurbette de güzelmiş meğer.
Akkuş’u konuşmak bir başkaydı.
Bu yerin kıymetini bilmeli.
Değil mi?
Zeki ORDU