ORTADOĞU’NUN
KANAYAN YARASI
MUSUL
Petrolün anavatanı olan Musul ve çevresi, global bir savaşın habercisi olmuş, Avrupa ve Amerika’nın iştahını kabartmıştır.
Musul, Osmanlı toprakları içinde yer almaktayken birçok Avrupa ülkesi, burayı kendi topraklarına katmak için türlü türlü entrika çevirmiş, bu altın değerindeki topraklar uğruna Osmanlı devletini içten içe parçalama politikası gütmüştür.
Özellikle İngiltere’nin Musul topraklarını almak istemesi; Ülkemizle İngiliz devleti arasında bir paradoks etkisi yaratmıştır.
-İngilizler Mondros anlaşmasını dayanak gösterip Musul’u işgal etmiştir.
–Peki 28 Ocak 1920 yılında ilan edilen Misak-ı Milli ne diyordu?
–Musul topraklarının Türklere ait olduğunu ve vatan topraklarının parçalanamaz bir bütün olduğunu söylemiyor muydu?
–Lozan anlaşmasında da gündeme gelen Musul sorunu, belli bir süre askıda kalmış ve 1926 yılında Ankara anlaşmasıyla ne yazık ki bizim aleyhimize sonuçlanmıştır.
–Ankara anlaşmasıyla Musul elimizden alınmış ve yönetimi İngiliz güdümünde Irak’ a bırakılmıştır.
–İngilizlerin üzerimize oynadığı bu oyunları şimdide ABD oynamıyor mu?
–ABD günümüz de İngiltere’nin yaptığı gibi Musul topraklarına, elinde tuttuğu maşalarıyla sahip çıkmaya çalışıyor.
–Bu maşaların başında da kendi besleyip büyüttüğü DAEŞ terör örgütü geliyor.
–DAEŞ terör örgütü orta da hiçbir şey yokken Musul’u işgal ediyor, şimdide ABD Musul’u güya DAEŞ ten kurtarmaya çalışıyor.
-Bu nasıl bir oyundur?
-Türkiye’nin Musul’a girmesi istenmiyor..
–Bu nasıl bir pazarlıktır?
-Ülkemi bu pis oyunun neresine koydular?
-Müslümanlar bu oyunun neresinde?
–Türkmen, Kürt ve Araplardan oluşan, tarih boyunca Türkmen ili olan Musul topraklarına, Biz neden giremiyoruz?
–Amerika Ortadoğu’yu eline geçirmek için taşeron terör örgütleri tutmuş ve tüm Ortadoğu’yu barış sloganıyla gelip büyük bir kaosa sürüklemiştir.
–Mumbuç, Rakka, Deyr Ez- zor, Ramadi, Kobani, Felluce, şimdi de MUSUL..
–Musul’un kaderi Türkiye’nin elindedir..
–Türkiye’nin Musul’a girmesi, oradaki kaos ortamını bitirip Musul’un gerçek Musul halkına verilmesi için harekete geçmesi, Ortadoğu ve Dünya barışı için üzerimize düşen görevdir.
–Musul’un DAEŞ gibi terör örgütlerinden temizlenmesi, PYD ve YPG gibi örgütlere peşkeş çekilmesinin önlenmesi, Musul’a barış ve huzurun gelmesi demektir.
–Büyük hesapların döndüğü Musul da paylaşılmaya çalışılan büyük bir petrol pastası var.
-Türkiye’nin Musul’a girmesi çıkar gruplarını rahatsız etmekte..
–Musul halkı kurbanlık koyun gibi çaresiz bir şekilde olanları izlemekte..
–Musul halkının oluşan kaos sonucunda çatışmalardan kaçıp Türkiye’ye sığınması gündemde..
–Türkiye’nin olmadığı bir operasyonda Musul da mezhep çatışmalarının olması kaçınılmaz bir gerçek..
–Musul da Sünni Araplar, Türkmenler, Barzani yönetimi bizi desteklemekte..
–Başika da kurduğumuz üs ise tabii ki bazılarını rahatsız etmekte..
–Amerika’nın asıl hedefinde Musul da bir Kürt devleti oluşturmak ve Musul petrolünü istediği gibi yönetmek vardır ve bu çok aşikar.
–Amerika’nın Ortadoğu da kurmaya çalıştığı Kürt devleti; planını İsrail in yaptığı Büyük Orta Doğu projesinin sadece küçük bir parçası.
–Barzani yönetimi, Sünni Araplar ve Türkmenler Başika’da ki bu üssün olması gerektiğini Türkiye’nin bu üs de kalması gerektiğini savundu.
–Genel teamül Türkiye’nin; Musul’a girmesi için Irak hükümetinden izin alması.
–Peki Başika üssünü kurduğumuz zaman merkezi otoriteden izin mi aldık?
-Barış getireceğim diyenler yüz binlerce insanı öldürmedi mi..?
-Yerlerinden yurtlarından göç ettirmedi mi..?
-Tecavüzler ve katliamlar ne çabuk unutuldu..?
– Suriye ve Irak’ın toprak bütünlüğü nerede?
Kim ne derse desin Musul’un geçmişinde bizim köklü izlerimiz var geleceğinde de bizim söz hakkımız olmalıdır. Dolayısıyla Musul’u bu kirli oyunda yalnız bırakmamamız gereklidir.
‘’Onlar tuzak kurdular. Allah da tuzak kurdu. Allah, tuzak kuranların en hayırlısıdır.(Al-i İmran 54.)‘’
MUSUL’DA, DOLAYISIYLA ORTADOĞU’DA OYNANAN BU KİRLİ OYUNU ANCAK TÜRKİYE BOZACAKTIR.
Emrullah MANTAR
