Manevî arınma ve yücelme, paylaşarak zenginleşme mevsimi olan mübarek Ramazan ayının son günlerini idrak ederken, 15 Eylül Salı’yı Çarşamba’ya bağlayan gece Kadir Gecesine ulaşmanın heyecanını ve mutluluğunu yaşacağız. Yüce Kitabımız’da “bin aydan daha hayırlı” (Kadr, 97/1-5) olduğu bildirilen Kadir gecesi, insanlık için kurtuluş reçetesi olan Kur’an’ın indirilmeye başlandığı, esenliğin bütün dünyayı kuşattığı, dua ve tevbelerin kabul edildiği bir kutlu gecedir.
Kadir gecesini diğer bütün zaman dilimlerinden üstün kılan özellik, bütün insanlık için hidayet rehberi olan Yüce Kitabımız Kur’anı Kerim’in bu gecede indirilmeye başlanmış olmasıdır.
Varlık ve varoluş bilgisinin ders kitabı, bütün kâinatın özeti ve Yüce Yaratan’ın bizlere uzattığı kurtuluş halkası olan Kur’an’la değer kazanan bu gecenin kıymetinin bilinmesi, ancak Kur’an’a gönülden yönelmek ve onun insanlığa sunmuş olduğu eşsiz mesajını okumak, anlamak ve yaşamakla mümkün olacaktır. Zira Kur’an anlaşılmak, fert ve toplum hayatına rehber olmak için gönderilmiştir. Okumuş olduğumuz Kur’an’ı anlayarak hayatımıza yansıttığımızda Kur’an o zaman bizlere şifa ve rahmet olacaktır. Çünkü Kur’an sadece bilgi kaynağı değil, aynı zamanda tüm insanlığa bir fırsat olarak sunulan yol haritasıdır.
Fâtiha’dan başlayıp, Nâs suresiyle tamamlanan bu hayat rehberimiz bizi şirkten, zulümden ve her türlü nefsani sapmalardan sakındırmakta, Allah’a şeksiz iman ve tam bir teslimiyetin yolunu göstermekte, kutlu Nebilerin hayatından kıssalarla bugünümüze ölümsüz örnekler taşımaktadır. Ölümü ve ahireti sıkça hatırlatarak, hesabını verebileceğimiz bir hayatı yaşamanın uyarısını yapmaktadır. O, bizlere bir yandan namaz, oruç, zekât, hac ve dua gibi ibadetlerle Rabbimize yaklaşmanın; diğer yandan sabır, doğruluk, yardımlaşma, af, adalet ve merhamet gibi ahlaki erdemlerle donanarak örnek bir fert ve toplum olmanın bilincini aşılamaktadır. Onun insanlığın ufkunda yanan ışığı, her dönemde insanlığı aydınlatmaya devam edecek, taşımış olduğu değerler, getirmiş olduğu evrensel ilkeler her zaman taze ve yeni kalacak, yaptığı çağrı kıyamete kadar sürecektir. Kur’an bu üstün özelliklerine bizzat kendisi tanıklık etmekte ve tüm insanlığa şöyle seslenmektedir: “Ey insanlar! İşte size Rabbinizden bir öğüt, kalplere bir şifa ve inananlar için yol gösterici bir rehber ve rahmet (olan Kur’an) geldi..” (Yunus, 10/57)
Mükâfatların sınırsız olarak verildiği Kadir gecesi, kendimize dönerek gaflet içinde geçirmiş olduğumuz günlerimizi sorgulama, unutarak ve bilmeyerek işlediğimiz hatalara tövbe etme ve af dileme, bir daha yapmama kararlılığımızı Yüce Yaratıcımızın sonsuz rahmet ve mağfiretini umarak yineleme, aramızdaki sevgi ve bağışlamanın hepimizi kucaklaması için bu yolda yeni adımlar atma zamanıdır.
Bize manevi derinliğinde arınma ve bağışlanma fırsatı sunan bu mübarek gün ve geceler, yaşantımızda kalıcı değişiklikler meydana getirmediği müddetçe tam anlamıyla idrak edilmiş sayılamaz. Bu sebeple ibadetlerimizde ve ahlaki yaşantımızda istikrar ve istikametin önemli bir husus olduğunu bilmeli, her ayı Ramazan ve her gün ve geceyi Kadir Gecesi gibi yaşamaya gayret etmeli, dargınlık, kırgınlık, kin ve nefretin yerine; sevgiyi, hoşgörüyü, dostluk ve kardeşliği hâkim kılmalı, yetimlerin, kimsesizlerin, fakir ve muhtaçların yüzünü güldürmeli, onlara yardım elimizi uzatmalıyız.
Bu duygu ve düşüncelerle vatandaşlarımızın, soydaş ve dindaşlarımızın Kadir Gecesini tebrik ediyor, Yüce Mevlâmız’dan, tuttuğumuz oruçları ve yaptığımız tüm ibadetlerimizi kabul etmesini, bu gecede yapılan dua ve yakarışların, İslam âleminin birlik, dirlik ve beraberliğine, toplumsal birlikteliğimizin güçlenmesine, insanlığın barış, huzur ve saadetine vesile olmasını niyaz ediyorum.
Prof. Dr. Ali BARDAKOĞLU
Diyanet İşleri Başkanı
İSLAM ALEMİNİN YOL HARİTASININ ÇİZİLMEYE BAŞLANDIĞI BU GECE TÜM HEMŞEHRİLEMİZE VE İSLAM DÜNYASINA HAYIRLI OLMASI DELEKLERİMLE KADİR GECENİZİ KUTLAR HAYIRLARA VESİLE OLMASINI BİZLERİ YARATAN YÜCE “ALLAH” DAN TEMENNİ EDERİM.