Kadın heryerde ve her zaman erkeğinin yanında olan Rabbimizin bir emanetidir.
İSLAMIN KADINA VERDİĞİ DEĞER
Kur’anı kerim kadın ile erkek arasında bir ayırım yapmamıştır. Kadın ve erkek her ikisi de Allah’ın emir ve yasaklarına muhatap olmada eşit tutulmuştur.
Peygamber efendimiz bütün insanların insan olmaları itibariyle bir tarağın dişleri gibi eşit olduklarını vurgulamış, kadın ile erkeği bir bütünün iki yarısı şeklinde tanımlamıştır. Bunun için İslam’a göre üstünlük ancak takva ile yani Allah’a karşı sorumluluk bilinciyledir.
Cahiliye devrinde kadın zülüm ve aldatmanın hedefi idi. Hakkı çiğneniyor, malı yağmalanıyordu. İslam gelmeden evvel kadının hiç değeri yoktu. Erkekler, haklarından istifade edip gereği gibi kullandıkları halde kadınlar bu haklarını kullanamıyorlardı. Kız çocukları diri diri toprağa gömülüyor, bir meta gibi alınıp satılıyordu.
Mensubu olmakla şeref duyduğumuz İslam, kadına gerçek değerini vermiştir. Bu konuda Yüce Mevla şöyle buyurmuştur. Allah’ın varlığının delillerinden biride, kendileri ile kaynaşmanız için size kendi nefislerinizden de eşler yaratması ve aranıza sevgi ve merhamet koymasıdır. Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için ibretler vardır.”
Bu ayet meali kadının asla ikinci sınıf olmadığını ve onun ne kadar değerli bir varlık olduğunu göstermektedir.
Hz. Peygamber (sav) de “cennet anaların ayakları altındadır.”buyurmuştur. Ayaklarının altında cennet olan, evi için saçını süpürge eden; çocukları için gece ve gündüzü unutan, yavrularını korumak için yüreğini siper eden, yavrusu hastalanınca hasta olan yavrusu güldükçe yüzünde güller açan bir varlık elbette değerlidir. Bu değeri ona İslam vermiştir. Sosyal hayatımızın tamamlayıcısı savaşta barışta, işte, evde, hastanede velhasıl kadın heryerde ve her zaman erkeğinin yanında olan Rabbimizin bir emanetidir.
SALİM BOLATLI CEYHANLI KÖYÜ MUHABİRİ
degerli hocamıza bu bilgilerinden dolayı teşekkür eder o kıymetli bilgilerinin devamını bekleriz