Almanya Muhabirimiz Ersoy TÜRKOĞLU’nun yazısı
EĞiTiMDEKi EKSiKLERiMiZ
Sevgili hemşehrilerim,
Yillarca hep vasifsiz elamanlar yetistirdik ve yetistirmeye devam etmekteyiz. Vasifsiz elaman derken kimseyi rencide etmek, asagilamak gibi bir düsünce icersinde degilim. Özellikle bunu vurgulamak istiyorum, sakin yanlis anlamayin.
Anlatmak istedigim konu; genclerimizin kücük yasta ilgi alanlari göz önünde bulundurularak, o alanda yönlendirilmeleri gerektigini düsünüyorum. Zira; genclerimizin hepsi artik ilkögretim mezunu olmak zorunda ve coguda lise mezunu. Bu genclerimiz; meslek liseleri haric, yüksek ögrenimine cesitli nedenlerden dolayi devam edemeyince, iste o zaman büyük bir problem basliyor ve on bir, on iki sene egitim almis, ögrenim görmüs ama hic bir meslegi olmayan vasifsiz elaman konumuna düsüyorlar. iste o zaman bunalima giriyor ve ne yapacagini sasiriyorlar. O zaman pratik zeka devreye giriyor ne is olsa yaparim, her isten anlarim felsefesi uygulaniyor. Yapilan isin kalitesi düsürülüyor ve o meslek grubunun isi elinden aliniyor.
Yani düsen yapragin yönünü, rüzgar tayin etmis oluyor. Burada yüksek ögrenim yapamayan ögrenciler, meslek okullarina yönlendiriliyorlar. ilgi alani olan meslek grubuna yönlendirilip o alanda uzmanlastiriliyorlar. Bizde her hangi bir nedenden dolayi yüksek ögrenim görememis genclerimize, acikögretim kurumlari, meslek egitim kurslari gibi kurumlari yayginlastirarak, en az alti ay, bir yil süreli olacak sekilde, teorik ve pratik olarak uygulamali meslek egitimi verirsek ve basari gösteren ögrencilere sertifika veya belge vererek, o iste uzman olduklarini devlet garantili olarak ispatlarsak, hem bir meslekleri olur, hemde is bulma sanslari daha da yükselir ve yapilan isin kaliteside artar. Hatta bu meslek egitimini daha da yayginlastirmak icin, hayatini daim ettirmek üzere angarya islerde calisan vatandaslarimizinda, yararlanabilmesini saglamak amaciyla, mesai saatleri disinda da yapilip, onlarinda bir meslekleri olmasi saglanir ve o anki yaptiklari istende geri kakmamis olurlar. Cünkü; cok basit gibi görünen ve herkesin yapabilecegi düsünülen kasap, güvenlik elemani, kuaför, kasiyer vb. mesleklerinde egitime ihtiyaci oldugunu düsünüyorum. Bu memleketin doktor, mühendis, avukat, ögretmene ihtiyaci oldugu kadar; kasap, kasiyer, güvenlik elamani, kuaför, cati ustasi ve sayamadigim diger meslek gruplarinada ihtiyaci var. Ama o alanda uzmanlasmis, isini en iyi sekilde yapan meslekli elemanlara.
Atalarimiz; kolunda bir altin bilezik bulunsun derken, mutlaka dar günde yapabilecegimiz bir meslegimizin olmasi gerektigini anlatmak istemislerdir.
Bizde gencler olarak; atalarimizin ve diger ülkelerin olumlu düsüncelerini, bilgi ve birikimlerini, kendimize örnek alip gelecegimize en iyi sekilde yön vermeliyiz. Akilli baskalarinin, deli ise sadece kendi deneyimlerinden yararlanir.
Hepimize severek yapabilecegimiz, bir meslegimizin olmasi temenniyisle…
Hersey Gönlümüzce Olsun
Samimi selamlarimla
Akkuş İnternet Sitesi
Almanya Muhabiri
Ersoy TÜRKOĞLU