İNSANLARI MUTSUZLUĞA SÜRÜKLEYEN BAZI KONULAR
İnsanların bazıları yapmacık, samimi olmayan tavırlar gösterirler. İnsanları bu bozuk tavırlara yönelten şey, kalplerinde gizledikleri bir takım çarpık düşüncelerdir. Kalplerinde olan ile sergiledikleri davranışlar bir olmadığı için samimiyeti yaşayamazlar. Çünkü sürekli olarak bazı şeyleri insanlardan saklama, birilerinin taklidini yapma, olmayan şeyleri varmış gibi gösterme çabası içinde olurlar. Dolayısıyla hiçbir zaman gerçek yüzlerini, gerçek seslerini veya gerçek konuşma şekillerini yansıtamazlar. Gerçekte nasıl bir kişiliğe sahip olduklarını saklarlar, olaylar karşısında gerçek tepkilerini göstermez, insanlar hakkındaki düşüncelerini olduğu gibi yansıtmaz, düşündüklerini açık etmezler. Bu insanlarla sergiledikleri davranışları sebebiyle, tam olarak bağlantı kurmak ve neleri yapabileceklerini kestirmek pek mümkün değildir. Bu kişilerin ahlaklarının farkında olan insanlar tarafından uyarıldıklarında ise, eski tavırlarında diretmeye devam ederler. Bu yüzden bu kişiler çevrelerine güvenilmeyen insan imajını oluştururlar.
Buna karşılık iman edenlerin en önemi özellikleri ise, güvenilir ve samimi olmalarıdır. Müminlerin güvenirliklerinin nedeni, Allah’tan korkmaları ve gizli davranışlarda bulunmamalarıdır. Bunun tersi olan bir davranış şekli ilk olarak Allah’a karşı samimiyetsizliğin daha sonra da insanlara karşı saygısızlığın göstergesidir.
Aslında olmayan bir şeyi varmış gibi göstermek veya tersini yapmak, insana inanılmaz bir azap verir. Allah’ın rahmeti ile yaşanan samimiyet ve doğallık ne kadar kolay, rahat ve huzur verici ise, sinsilik ve samimiyetsizlik de o kadar azap vericidir. Bunun yanında kişinin içinden gelen isteklerini baskılanması için de bir çaba göstermesi gerekmektedir. Dolayısıyla kişinin kendi istediği gibi bir yaşam sürememesi onun daima mutsuz olmasına sebep olur.
İnsanların mutsuzluğuna sebep olan diğer bir konu da, öfkeyi yenememektir. Her insan imtihanın bir gereği olarak gün içerisinde hoşlanmayacağı birçok olay ile karşı karşıya gelmektedir. Bazı insanlar hoşlanmadıkları bir durumla karşılaştıklarında sinirlerine hakim olamazlar ve kendilerini kaybederler. Allah’a samimi olarak bağlanan salih müminler ise Allah’ın izniyle böyle bir yanlışa düşmezler. Yüce Rabbimiz iman edenlerin bu özelliklerini bir ayetinde şöyle bildirmiştir:
“Onlar, bollukta da, darlıkta da infak edenler, öfkelerini yenenler ve insanlar (daki hakların)dan bağışlama ile (vaz) geçenlerdir. Allah, iyilik yapanları sever.” (Al-i İmran Suresi, 134).
Allah’ın Kuran’da bildirmiş olduğu bu ahlak özelliğine sahip olamayanlar, alçakgönüllülük ve hoşgörü gösterilerek üstünde durulmayacak konuların etkisini çok uzun süre yaşarlar. Çok sıradan basit bir olay dahi, bu tip insanların gerilmelerine ve agresif bir tavır göstermelerine neden olabilir. Öyle ki bazen insanların normal davranışlarını dahi sinirlenilebilecek davranışlar olarak görebilirler. Bu kötü ahlak özelliği, onların doğru düşünmelerini, olaylara karşı tarafsız yaklaşmalarını ve doğru kararlar almalarına engel olur.
“Sen af (veya kolaylık) yolunu benimse, (İslam’a) uygun olanı (örfü) emret ve cahillerden yüz çevir.” (Araf Suresi, 199)
Yüce Rabbimiz bir ayetinde cennette bu kötü ahlak özelliklerinin hiçbirinin bulunmadığını şöyle bildirmiştir:
“Oraya esenlikle ve güvenlikle girin. Onların göğüslerinde kinden (ne varsa tümünü) sıyırıp-çektik, kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıyadırlar.” (Hicr Suresi, 46-47)
Öfkeli bir karakterden kurtulmak Allah’ın izni ile çok kolaydır. Her konuda olduğu gibi, bu konun da temeli Allah sevgisi ve korkusuna dayanmaktadır.
Mine ÇAKIR
Okuma: 561
