Sakın isteyeni azarlama!!!
Bugün bir yerde yemek yerken, kapıdan bir dilenci girdi ve yardim talep etti. Işyeri sahibi! “Dışarı Çık müşteriler rahatsız oluyor, karnın aç ise yemek ye” diyerek dilenciyi azarladı.
Oysaki ben rahatsız olmamıştım!…. Yediğim yemekler boğazıma dizildi. Ne yapacağımı şaşırdım. Birşeyler yapmalıydım oysa. Ya bulunduğum yeri dağıtmak ya da avazım çıktığı kadar bağırmak haykırmak! Ama ben ikisini de yapmadım yapamadım. Asr suresini okudum içimden..
Yemeği yedikten sonra kasaya Ödeme yapmaya gittiğimde hesabı istedim 4 insanin doyabileceği parayı iki kişiden tahsil etti.
Be insafsız be vicdansız, bu kadar pahalı yemek satıyorsun ve Allah’ın sana verdiklerinden sende Allah yolunda vermiyorsun! Oysa Allah demiyor mu duha süresinde?
“Duha 6 – O seni yetim bulup da barındırmadı mı?
Duha 7 – Seni yol bilmez bulup yola iletmedi mi?
Duha 8 – Seni yoksul bulup zengin etmedi mi?
Duha 9 – Öyleyse sakın yetimi ezme.
Duha 10 – Dilenciyi de azarlama” diye!?
Ve sonra dayanamadım Duha süresi 10. Ayeti okudum kendisine! Çok şaşırdı nereli olduğumu sordu ne alaka dedim kendi kendime. Ama şunu gördüm ki çok utandı ve pişman oldu. Şuna eminim ki gece eve gittiğinde bu olaydan çok etkilenip uyumayacak belkide eğer vicdan sahibi ise.
Hiçbir zaman kimseyi kapınızdan geri çevirmeyin belki o an sizin imtihanınız o gelen olabilir. Kimsenin neye nasıl ihtiyacı olduğunu bilemeyiz. Kalpleri ancak Allah bilir. Eğer vermek istemiyorsanız da azarlamayın, yalan söylemeyin, alçaltmayın.
Günün önemine binaen kaleme aldığım bir yazı.
Mehmet GÜMÜŞ
